22 Şubat 2012 Çarşamba

işte öyle...

Bir yerde okumuştum;
'insan en çok en sevdiğini incitir acıtırmış'
çok doğru aslında!


Ben 1 yıl önce birisini o kadar aniden ve o kadar çok sevdim ki... tarifi yok.
Hiç bir şekilde ölçümleyemem içimdeki yerini, sevgisini... en çokta onu kırdım... en çokta onunla mutlu oldum...ve hala çok mutluyum...
iyi ki var ve iyi ki hayatımda...


Her kadın aynı hataya düşer bence, hepimiz ilk zamanlarını muhteşem geçirdiğimiz ilişkimizde belli  bir süreden sonra bazı arayışların içine gireriz.


Mesela başka birini ararız o kişide, hayal eder yapmasını bekleriz ondan isteklerimizi,
halbuki o adam ilk zamanlarda sevdiğiniz aşık olduğunuz adamdır, hiç değişmemiştir, her zaman olduğu gibidir onda her şey, değişen bizizdir aslında! 


William Shakespeare çok güzel anlatmış aslında bu durumu, hemde tek bir cümle ile!
'Beğendiğiniz bedenlere hayalinizdeki ruhları koyup aşk sanıyorsunuz' demiş...


O kadar doğru ki bu cümle, birçoğunuz okuyup 'hadi canım'diyeceksiniz belkide, ama gerçek bu!


Biz birini seviyoruz, 
her şey çok mükemmel başlıyor,
sözleri, istekleri, onun karakterini oluşturan her şey, ilk zamanlar bize muhteşem görünüyor,
sonra rutinleştiğinde kadın hep biraz daha fazlasını arıyor!
Kızmayın bu böyle malesef!
Mesela sevdiğimiz iş nedeniyle çok sık dışarı çıkamıyacağımızı söylediğinde, ilk zamanlar ona 'hiç mühim değil aşkım' diye yanıt verirken,
bir süre sonra 'ben çok sıkıldım artık bizde dışarı çıkalım bende insanım' diye yanıt veriyoruz!


Daha çokta örnek verebilirim size hepimiz yaşadık bu süreci bilirsiniz!


Çünkü, hayatımız her gün değişiyor 
çünkü kadın her gün değişime açık yaşıyor
çünkü kadın her zaman ilgi istiyor...
ama unutuyoruz işte 
karşımızda ki insan! 
onunda istekleri beklentileri olabiliyor!
ve bunu hiç unutmayın,
erkekler hayatı ilişkileri bizim gibi toz pembe, peri masalı tadında yaşamıyor!
daha gerçekçi bakıyor ve emin olun hep ileriyi düşünüyor!


Bocalıyoruz belli bir süreden sonra işte,
kötü sebepler yok ardında aslında, 
sadece değer verildiğini görebilmek, arada küçük mutluluklar tadabilmek istiyoruz, 
aslında karşımızdakini çok sevdiğimizden oluyor bunlar!


Yapmamız gereken şu;
karşımızdakini olduğu gibi kabul etmek,
elbetteki özveride bulunulacak,
kadın hayatından verdiklerini hep gösterir, ama erkek göstermez! o nedenle göremediğimizden sanarızki erkek hep kadını değiştirmeye çalışır!


Kadın milattan önce bile ailenin bir arada mutlu ve ferah yaşaması için başrol oynamıştır!

Kadın hem güçlü durabilmeli hem çok sevebilmeli, sadık kalabilmeli, sevgisi için çaba sarfetmelidir!


Milyonlarca kitap var satışta, kadın erkek ilişkilerini ele alan, ama her şey psikolojinin teorileri değildir,
her erkek başkadır, onu siz tanır, siz ilişkiniz için çaba sarfedersiniz!


Çok sevin, ayrılık zamanları olur elbet, bazen ailemizden bile sıkılıyoruz, erkekte sizden sıkılabilir, yada siz ondan, 
her şey bitti diye düşünmeyin, 
içinizi boşaltın ağlayın ama tekdüze tavsiyelerden kaçın, o adam sizin sevgiliniz, siz tanıyorsunuz onu unutmayın, anlamaya çalışın, hatalarınızla yüzleşin, kendinizle konuşun, 
öz güveninizi yitirmeden karalılıkla düzeltebileceğinizi anlatın, ve ÇOK SEVİN, sevdiğini biliyor inanıyorsanız sadece ÇOK SEVİN, 
o size her şeyin düzelmesi için yol gösterecektir, göreceksiniz...




not: eğer okursan sevgilim, seni çok seviyorum...


yazıma başlarken radyoda dinliyordum bu şarkıyı... bu yazının şansı diye düşündüm..


http://www.youtube.com/watch?v=PYzCxfWeDXY&ob=av2n